Vefa;
işin bitince hatırlamak değildir.
Gücün varken sırtını dönüp, düştüğünde “ben fark etmedim” demek hiç değildir.
Vefa, çıkarın bittiği yerde başlar.
Sana faydası kalmayanı da insan yerine koyabilmektir.
İş görmeyeni, parlamayanı, kalabalıkta işine yaramayanı da unutmamaktır.
Vefasızlık Ne Yapar, Biliyor musun?
Vefasızlık önce inkâr eder.
Sonra küçümser.
En son da seni hiç yokmuşsun gibi anlatır.
Sana omuz verildiğini unutur,
ama senin hatanı ezberler.
Sana kapı açıldığını siler,
ama kapıyı kapattığı günü “haklılık” diye anlatır.
Vefasız insan şunu çok iyi yapar:
Kendisini hep borçsuz çıkarır.
Vefa Ne Değildir? (Burayı Atlamayın)
- Seni en zor gününde yalnız bırakıp sonra “hayat böyle” demek vefa değildir.
- Sana tutunarak yükselip, sonra seni “yük” ilan etmek vefa değildir.
- Birlikte ağladığın insanı, güldüğün gün yok saymak vefa değildir.
- Sana “canım” deyip arkandan sessizce silmek vefa değildir.
Bunlar modern hayat değil.
Bunlar karakter eksikliği.
Vefasızlık Neden Bu Kadar Yaygın?
Çünkü vefa zahmetlidir.
Hatırlamak yük getirir.
Minnet, egoyu rahatsız eder.
Geçmiş, vicdanı uyandırır.
O yüzden vefasız insan geçmişi siler.
Seni küçültür.
Hikâyeyi yeniden yazar.
Ve sonunda kendine şunu söyler:“Ben kimseye borçlu değilim.”
Ama borçlu olmamak başka,
nankör olmak başka bir şeydir.
Vefa Bir Erdem Değil, Asgari İnsanlıktır
Vefa kahramanlık değildir.
Ama yokluğu ayıptır.
Vefalı insan büyük değildir.
Ama vefasız insan küçülür.
Çünkü vefa;
seni var eden süreci inkâr etmemektir.
Ve insan, geçmişini inkâr ettiği gün
kendini de inkâr etmeye başlar.
Bu yazıyı okurken için sıkıldıysa…
Savunmaya geçme.
“Ben öyle değilim” deme.
Sadece şunu sor kendine:
“Ben kimin emeğini, sevgisini, sabrını sessizce harcadım?”
Eğer aklına biri geldiyse…
İşte o an, biraz utan.
Çünkü vefasızlıkla yüzleşmek zordur ama
utanabilmek hâlâ kurtarır.
Vefa;
hatırlamakla değil,
unutmamayı seçmekle ilgilidir.
Yorumlar
Yorum Gönder